Powered by Pinek Medya

Teknoloji

Google Translate’in Az Bilinen 9 Harika Özelliği

Paylaşıldı

on

google translate ozellikleri

Google Translate, yalnızca kelime ve cümleleri çevirmenin ötesinde, çok çeşitli özellikler sunarak dil bariyerlerini aşmayı ve farklı dillerde kolayca iletişim kurmayı mümkün hale getiriyor. İşte Google Translate’in muhtemelen bilmediğiniz 9 harika özelliği!

1. Kamera Çeviri Özelliği

google translate kamera ceviri

Google Translate’in kamera çeviri özelliği, işaretler, menüler veya belgeler gibi görsel metinleri anında çevirebilmenizi sağlıyor. Kamerayı çeviri yapmak istediğiniz metne doğrultmanız yeterli; uygulama metni algılıyor ve istediğiniz dilde anında gösteriyor.

2. Konuşma Modu

google translate

Google Translate’in konuşma modu, iki farklı dili konuşan kişilerin aynı anda iletişim kurmasını sağlıyor. Konuşma modu sayesinde, bir dili konuştuğunuzda uygulama diğer dili konuşan kişinin anladığı dile anında çeviriyor ve karşı tarafa çeviriyi sesli olarak sunuyor. Bu özellik özellikle yabancı ülkelerde seyahat ederken oldukça faydalı.

3. Çevrimdışı Çeviri

İnternete bağlı olmadığınız durumlarda bile Google Translate uygulamasını kullanabilirsiniz. Çevrimdışı çeviri özelliği sayesinde, internet erişimi olmadan da çeviri yapabilmek için dil paketlerini önceden indirmeniz yeterli.

4. El Yazısı Tanıma

Bir metni manuel olarak yazmanız gerektiğinde, el yazısı tanıma özelliğini kullanabilirsiniz. Bu özellik sayesinde ekranınıza el yazınızla girilen metin tanınıyor ve anında çevriliyor. Özellikle karmaşık alfabeler veya karakter setleri için oldukça faydalı.

5. Cümle Önerileri ile Doğru Çeviri

Google Translate, yalnızca tek bir çeviri sunmak yerine alternatif cümle önerileri sunarak daha doğru bir anlam yakalamanızı sağlar. Çevirilerde önerilen farklı seçenekler, özellikle metin bağlamına göre en uygun ifadeyi seçmenize yardımcı olur.

6. Kelime Dağarcığı Özelliği ile Favori Çeviriler

Google Translate üzerinden yaptığınız çevirileri kaydederek kendi kelime dağarcığınızı oluşturabilirsiniz. Böylece, sık kullanılan kelime ve ifadeleri kayıt altına alabilir ve ihtiyaç duyduğunuzda kolayca ulaşabilirsiniz.

Arkadaşlarınızla eğlenceli vakit geçirebileceğiniz Co-op oyun tavsiyeleri!

7. Web Sayfası Çevirisi

google translate web site ceviri

Bir web sitesinin tamamını çevirmek istiyorsanız, Google Translate’in web sayfası çeviri özelliğinden yararlanabilirsiniz. Çevirmek istediğiniz web sitesinin bağlantısını Google Translate’e yapıştırın ve hedef dili seçin; anında web sitesinin çevirisini okuyabilirsiniz.

8. Sesli Çeviri Özelliği

Yazıya dökmek istemediğiniz durumlarda, sesli çeviri özelliği sayesinde sesli olarak çeviri alabilirsiniz. Çevirisini istediğiniz cümleyi mikrofona söyleyin ve Google Translate, bu ifadeyi belirttiğiniz dile çevirip sesli olarak size sunacaktır.

9. Dil Tespit Özelliği

Hangi dili çevirmek istediğinizden emin değil misiniz? Google Translate’in dil tespit özelliği, metni otomatik olarak tanır ve doğru çeviri için uygun dili belirler. Özellikle çok dilli metinlerle çalışırken bu özellik oldukça işinize yarayabilir.

Sonuç

Google Translate, sadece bir çeviri aracı değil, aynı zamanda dil öğrenenler ve yabancı dillerle çalışanlar için güçlü bir asistan olarak kullanılıyor. Bu yazıda, Google Translate’in bilmediğiniz birçok işlevini keşfettik; kamera çevirisi, konuşma modu, el yazısı tanıma ve dil tespiti gibi özellikler dil bariyerlerini aşmanıza yardımcı olurken; metni sesli dinleme, sözlük ve anlam bilgisi gibi ek özellikler de dil öğrenme sürecinizi destekler.

Gelişmiş özellikleri ile Google Translate, seyahatlerde, dil öğreniminde veya uluslararası projelerde adeta bir yardımcı haline gelmiştir. Bu araçla dil engellerini ortadan kaldırabilir, dil becerilerinizi geliştirebilir ve yabancı dillerde kendinizi daha rahat ifade edebilirsiniz.

Google Translate’in Az Bilinen 9 Harika Özelliği

Google Translate, yalnızca kelime ve cümleleri çevirmekten çok daha fazlasını yapabilen, dil bariyerlerini aşmamızı sağlayan oldukça kapsamlı bir çeviri uygulamasıdır. İşte Google Translate’in muhtemelen bilmediğiniz 9 harika özelliği!


1. Kamera Çeviri Özelliği

Google Translate’in kamera çeviri özelliği, özellikle işaretler, menüler veya belgeler gibi metinlerin fotoğrafını çekip anında çevirebilmeniz için oldukça kullanışlıdır. Kamerayı çeviri yapmak istediğiniz metne doğrultmanız yeterli; uygulama metni algılıyor ve istediğiniz dilde anında gösteriyor. Üstelik bu özelliği çevrimdışı olarak da kullanabilirsiniz!

2. Konuşma Modu

Google Translate’in konuşma modu, iki farklı dili konuşan kişilerin yüz yüze iletişim kurmasını kolaylaştırır. Sadece bir dili konuştuğunuzda bile uygulama diğer dili konuşan kişinin anladığı dile anında çeviri yapar ve sesli olarak sunar. Yabancı bir ülkede seyahat ederken veya turistik bir bölgede rehber ihtiyacı duymadan bu özellikten faydalanabilirsiniz.

3. Çevrimdışı Çeviri

İnternete bağlı olmadığınızda bile Google Translate uygulamasını kullanabilirsiniz. Çevrimdışı çeviri özelliği sayesinde, internet erişimi olmadan da çeviri yapabilmek için dil paketlerini önceden indirmeniz yeterlidir. Bu özellik, seyahatlerde internet bağlantısının zor olduğu veya yüksek maliyetli olduğu yerlerde büyük kolaylık sağlar.

4. El Yazısı Tanıma

El yazısı tanıma özelliği sayesinde ekranınıza el yazınızla girilen metin tanınıyor ve anında çevriliyor. Özellikle karmaşık alfabeler veya karakter setleri için oldukça faydalı olan bu özellik, bir metni elle yazarken bile dil bariyerini aşmanıza yardımcı olur.

5. Cümle Önerileri ile Doğru Çeviri

Google Translate, yalnızca tek bir çeviri sunmak yerine alternatif cümle önerileri sunarak daha doğru bir anlam yakalamanızı sağlar. Çevirilerde önerilen farklı seçenekler, özellikle metin bağlamına göre en uygun ifadeyi seçmenize yardımcı olur. Bu özellik, çeviriyi farklı bağlamlarda kullanmanız gerektiğinde oldukça işlevseldir.

6. Kelime Dağarcığı Özelliği ile Favori Çeviriler

Google Translate üzerinden yaptığınız çevirileri kaydederek kendi kelime dağarcığınızı oluşturabilirsiniz. Özellikle sık kullanılan kelime ve ifadeleri kayıt altına alarak, ihtiyaç duyduğunuzda hızlıca ulaşabilirsiniz. Öğrenmekte olduğunuz dili pratik yapmak için de oldukça faydalıdır.

7. Web Sayfası Çevirisi

Bir web sitesinin tamamını çevirmek istiyorsanız, Google Translate’in web sayfası çeviri özelliğinden yararlanabilirsiniz. Çevirmek istediğiniz web sitesinin bağlantısını Google Translate’e yapıştırmanız yeterlidir; böylece istediğiniz dilde sitenin tüm içeriklerini görebilirsiniz. Bu özellik özellikle yabancı dillerde haber veya makale okurken oldukça kullanışlıdır.

8. Sesli Çeviri Özelliği

Yazıya dökmek istemediğiniz durumlarda, sesli çeviri özelliği sayesinde sesli olarak çeviri alabilirsiniz. Çevirisini istediğiniz cümleyi mikrofona söyleyerek hızlı bir şekilde anında çeviri yapabilirsiniz. Özellikle hareket halindeyken veya zamandan tasarruf etmek istediğinizde bu özellik oldukça pratiktir.

9. Dil Tespit Özelliği

Hangi dili çevirmek istediğinizden emin değil misiniz? Google Translate’in dil tespit özelliği, metni otomatik olarak tanır ve doğru çeviri için uygun dili belirler. Özellikle çok dilli metinlerle çalışırken bu özellik oldukça işinize yarayabilir ve sizi ek bir adım yapmaktan kurtarır.


Ekstra Özellikleri

10. Sözlük ve Anlam Bilgisi

Daha derinlemesine çeviri hizmetlerinden biri de sözlük ve anlam bilgisi sunmasıdır. Özellikle bir kelimenin farklı anlamlarını ve eşanlamlılarını görmek istediğinizde Google Translate, size detaylı bir liste sunar. Bu özellik, dil öğrenenler veya profesyonel çeviri ihtiyacı olanlar için oldukça yararlıdır.

11. Not Alma ve Çevirileri Kaydetme

Sık kullandığınız veya tekrar ulaşmak isteyebileceğiniz çevirileri kaydetmenize olanak tanır. Böylece daha önce çevirdiğiniz cümle veya kelimelere geri dönebilir, çevirilerinizi kişisel bir sözlük olarak kullanabilirsiniz.

12. Metni Sesli Dinleme

Metnin sesli okunması, özellikle telaffuz pratiği yapmak isteyenler için oldukça faydalıdır. Çeviri yaptığınız metni sesli olarak okuyarak doğru telaffuzu öğrenmenize olanak tanır. Bu özellik, dil öğrenenler veya sesli okuma pratiği yapmak isteyenler için oldukça önemlidir.

13. Çeviri Geçmişi

Geçmişte yaptığınız çevirileri saklayarak önceki çevirilerinizi gözden geçirme olanağı sunar. Bu özellik, sık sık çeviri yapan kullanıcıların işine yarayabilir. Ayrıca kaydedilen çeviriler üzerinden yapılan hataları tekrar gözden geçirip gelişim sağlamak mümkündür.

Teknoloji

Adobe Uygulamaları ChatGPT’ye Geldi: Artık Sadece Komut Yazarak Fotoğraf Düzenleyebiliyorsunuz!

Paylaşıldı

on

By

Adobe

Adobe, yapay zekâ tabanlı yaratıcı üretim dünyasında ezber bozan bir hamle yaparak Photoshop, Acrobat ve Adobe Express’i doğrudan ChatGPT içine entegre etti. Bu yenilik, içerik üreticilerinden tasarımcılara, öğrencilerden profesyonellere kadar geniş bir kullanıcı kitlesine tamamen yeni bir çalışma deneyimi sunuyor. Artık fotoğraf düzenlemek, PDF oluşturmak veya sosyal medya görseli hazırlamak için uygulama açmaya gerek kalmıyor; sadece ChatGPT’ye komut yazmanız yeterli.

Bu dev entegrasyon, “Adobe ChatGPT entegrasyonu” başlığıyla dünya çapında büyük yankı uyandırırken, teknoloji otoriteleri bunun üretken yapay zekâ çağında yeni bir dönem başlattığını söylüyor.

image 49

■ ChatGPT Entegrasyonu Neyi Değiştiriyor?

Daha önce Photoshop’ta bir fotoğraf düzenlemek için dosyayı içe aktarmanız, araçlar arasında gezmeniz, katmanlarla uğraşmanız gerekiyordu. Acrobat’ta bir PDF dönüştürmek ya da sıkıştırmak için özel menülerden işlemler seçmek şarttı. Adobe Express’te bir afiş hazırlamak ise onlarca arayüze dokunmayı gerektiriyordu.

Yeni dönemde ise süreç şu kadar basit:

  1. Dosyayı ChatGPT’ye yükle.
  2. “Photoshop, bu fotoğrafın arka planını sil.” yaz.
  3. Sonucu indir veya Adobe uygulamasında devam et.

Hiç uğraşmadan, tamamen doğal dil komutlarıyla profesyonel işler çıkarmak artık mümkün.

Bu yenilik, özellikle Adobe ChatGPT entegrasyonu sayesinde yapay zekâ destekli düzenlemenin herkes için erişilebilir hâle geldiğini gösteriyor.

■ Photoshop Artık Doğrudan ChatGPT İçinde Çalışıyor

Photoshop entegrasyonu en çok ses getiren özelliklerden biri oldu. Çünkü Photoshop yıllardır profesyonel tasarımcıların vazgeçilmeziydi ve karmaşık bir öğrenme eğrisi vardı. Adobe ChatGPT entegrasyonu ile bu öğrenme eğrisi neredeyse sıfırlandı.

image 50

ChatGPT içinden yapılabilen Photoshop işlemleri:

  • Arka plan kaldırma
  • Arka plan bulanıklaştırma
  • Nesne silme veya yeni nesne ekleme
  • Renk düzenleme (ton, doygunluk, parlaklık)
  • Işık/kontrast ayarları
  • Perspektif düzeltme
  • Filtreler ve yaratıcı efektler
  • Belli bir bölgeyi maskeleme ve düzenleme
  • Keskinleştirme, gürültü azaltma
  • Sosyal medya oranlarına kırpma

Kullanıcı, “Bu fotoğrafın sol tarafındaki arabayı kaldır” gibi doğal bir komut verdiğinde, Photoshop alt yapısı anında bunu uyguluyor.

ChatGPT, komutu Photoshop’a iletip sonucu döndürüyor. Böylece hem profesyoneller hem de tasarım bilgisi olmayan kullanıcılar birkaç saniyede profesyonel kalitede düzenlemeler yapabiliyor.

■ Menü Kullanmadan PDF Düzenleme: Acrobat Entegrasyonu

ChatGPT entegrasyonu sayesinde Acrobat’ın özellikleri de artık ChatGPT içine taşındı. PDF ile çalışan öğrenciler, ofis çalışanları, akademisyenler ve kurumsal ekipler için büyük kolaylık sağlayan bu entegrasyon, PDF operasyonlarını tamamen hızlandırıyor.

ChatGPT üzerinden yapılabilen Acrobat işlemleri:

  • PDF düzenleme
  • PDF → Word / Word → PDF dönüştürme
  • PDF sıkıştırma
  • PDF birleştirme
  • Sayfa çıkartma
  • PDF’den tablo alma
  • Uzun belgeleri özetleme
  • Sözleşme, rapor veya doküman tarama
  • Eksik alanları doldurma
  • Belge içindeki metni düzenleme veya silme

Örneğin:

“Bu PDF’i küçült ve e-posta boyutuna getir.”
“Bu belgede tarihleri otomatik olarak güncelle.”
“Bu raporu iki paragrafta özetle.”

gibi komutlarla Acrobat, zahmetsiz şekilde tüm süreçleri yerine getiriyor.

Bu, kurumsal dünyada bile iş akışlarını dramatik şekilde hızlandıracak bir adım.

image 48

■ Adobe Express ile Sosyal Medya Tasarımları ChatGPT İçinden Hazırlanıyor

Adobe Express, “Canva rakibi” olarak bilinen sade arayüzlü bir tasarım platformuydu. Şimdi Adobe ChatGPT entegrasyonu sayesinde çok daha güçlü hâle geldi. Artık poster, hikâye görseli, YouTube kapak fotoğrafı, davetiye, kartvizit, afiş, logo gibi tasarımlar hiçbir şablona tıklamadan, tamamen komutlarla hazırlanabiliyor.

ChatGPT içinde yapabileceklerin:

  • Şablon oluşturma
  • Renkleri değiştirme
  • Metin ekleme veya silme
  • Animasyon ekleme
  • Arka planı değiştirme
  • Sosyal medya formatlarına otomatik uyarlama
  • Logoyu otomatik yerleştirme
  • Fotoğraf ekleme
  • Tipografi önerileri
  • Otomatik marka kimliği oluşturma

Örneğin:

“TikTok için siyah ve kırmızı tonlarda agresif bir teknoloji temalı poster hazırla.”

ChatGPT, Adobe Express’e talimat veriyor ve birkaç saniyede profesyonel bir tasarım oluşturuyor.

■ Çapraz Uygulama Entegrasyonu: Bir Komut Zinciri Yetiyor

ChatGPT entegrasyonu sayesinde zincirleme komutlar da mümkün.

Örneğin:

  1. “Bu fotoğrafın arka planını Photoshop ile sil.”
  2. “Adobe Express’te bu fotoğrafı kullanarak Instagram için minimal bir tasarım oluştur.”
  3. “Tasarımı PDF’e dönüştür ve Acrobat ile sıkıştır.”
  4. “Hazır dosyayı indirilebilir linke dönüştür.”

Tüm işlemler aynı sohbet içinde, uygulama değiştirmeden yapılabiliyor.
Bu, tarihte ilk kez Adobe’nin araçlarını tek bir sohbet arayüzüne entegre etmesi anlamına geliyor. Tasarım sektörü için devrim niteliğinde.

■ Hangi Platformlarda Kullanılabiliyor?

Adobe, entegrasyonun kullanım alanlarını oldukça geniş tuttu.

Aktif Olan Platformlar:

  • Web ChatGPT
  • Masaüstü ChatGPT (Windows / macOS)
  • iOS ChatGPT
  • Adobe Express (iOS – Android)

Yakında Gelecek:

  • Photoshop Android
  • Acrobat Android

Bu kapsam farklı cihazlardan çalışan içerik üreticilerinin büyük bölümünü kapsıyor.

■ Ücretsiz Kullanım Büyük İlgi Uyandırdı

Bu entegrasyonu ücretsiz sunması, özellikle amatör kullanıcılar arasında büyük heyecan yarattı.
Normalde Photoshop veya Acrobat gibi programların lisansı maliyetliydi. Artık herkes ChatGPT üzerinden temel düzenlemeleri ücretsiz yapabiliyor.

Profesyonel kullanıcılar içinse avantaj şurada:

  • ChatGPT içinde hızlı düzenleme
  • İstenirse tek tıkla projeyi Adobe’nin tam sürüm uygulamasında açabilme
  • Dosyalar arası hızlı geçiş
  • ChatGPT’nin yaratıcılık desteğiyle daha hızlı tasarım

Bu nedenle Adobe ChatGPT entegrasyonu hem amatörler hem profesyoneller için çok güçlü bir ortak çalışma alanı sunuyor.

■ Stratejisi: “Araç Değil, Süreç Önemli”

Adobe’nin amacı sadece araçlarını ChatGPT’ye getirmek değil, üretim süreçlerini sıfırdan tanımlamak.

Bugün bir içerik üreticisi:

  • fikir buluyor,
  • tasarım hazırlıyor,
  • düzenleme yapıyor,
  • belge dönüştürüyor,
  • sosyal medya formatlarına göre ayarlıyor,
  • paylaşıyor.

Bu süreç normalde 4-5 farklı uygulama gerektiriyordu.
ChatGPT entegrasyonu sayesinde süreç artık tek yerde gerçekleşiyor.

Bu, üretken yapay zekâ çağında iş akışlarının tamamen yeniden şekilleneceğinin en büyük göstergelerinden biri.

■ ChatGPT Üzerinden Tasarım Yapmanın Olası Etkileri

Uzmanlara göre bu entegrasyon:

🔹 1. İçerik üretim hızını birkaç kat artıracak.

Dakikalar süren işleri saniyelere indirecek.

🔹 2. Tasarım bilmeyen kullanıcıları profesyonelleştirecek.

Zor teknik detayları bilmeye gerek kalmayacak.

🔹 3. Tasarım sektöründe yeni iş modelleri ortaya çıkaracak.

“Komut tasarımcılığı” (prompt design) mesleği güçlenecek.

🔹 4. Küçük işletmeler için sosyal medya içerik üretimi kolaylaşacak.

Ajans maliyetleri düşecek.

🔹 5. Adobe, AI yarışında güçlü bir konuma yükselecek.

OpenAI ile işbirliği, sektörde uzun vadeli stratejik ortaklık anlamına geliyor.

1918 Grip Salgını: Dünya Çapında 21 Milyon Kişinin Ölümüne Sebep Olan Olay

■ Sonuç: Adobe + ChatGPT İçin Yeni Bir Dönem Başladı

Photoshop, Acrobat ve Adobe Express’in ChatGPT içine gelmesi sadece yeni bir özellik değil; yaratıcı sektör için tarihi bir kırılma noktası.

Bundan sonra tasarım yapmak, fotoğraf retouch etmek, PDF düzenlemek, sosyal medya içeriği hazırlamak, şablon oluşturmak veya görsel değiştirmek tek bir cümle yazmak kadar kolay olacak.

Adobe ChatGPT entegrasyonu, üretken zekâ çağının en büyük teknoloji entegrasyonlarından biri olarak şimdiden tarihe geçti.

Okumaya Devam Et

Teknoloji

İnternet Geçmişinizi Silmenin Yeterli Olduğunu Düşünüyorsanız Yanılıyorsunuz! Dijital Hayalet Olmanın Yolları

Paylaşıldı

on

By

İnternet Geçmişi

İnternette birkaç tıklama yapıp İnternet Geçmişinizi silmekle her şeyin geride kaldığını sanıyorsanız, maalesef gerçekler pek de öyle değil. Günümüzde dijital dünyada attığınız her adım, arama yaptığınız her kelime, girdiğiniz her site, hatta beklediğinizden çok daha fazla veri olarak kaydediliyor, saklanıyor ve çoğu zaman üçüncü taraflarla paylaşılıyor. Tarayıcı geçmişinizi silmek, dijital izlerinizi tamamen yok ettiğiniz anlamına gelmiyor. Aksine, bu sadece buzdağının görünen kısmı.

Uzmanlara göre, dijital dünyada gerçekten “görünmez” olabilmek için tek bir ayar değil, birçok kritik adımı birlikte uygulamak gerekiyor. İşte internet geçmişinizi gerçekten temizleyip “dijital hayalet” olmanızı sağlayacak yöntemler…

Sadece İnternet Geçmişi Değil, Tüm Dijital İzleriniz Kaydediliyor

Çoğu kişi, tarayıcı ayarlarından “Geçmişi Temizle” seçeneğine bastığında internet üzerindeki tüm izlerinin silindiğini düşünüyor. Ancak gerçek şu ki:

  • Arama motorları,
  • Sosyal medya platformları,
  • E-posta servisleri,
  • Mobil uygulamalar,
  • Alışveriş siteleri,
  • Hatta kullandığınız akıllı cihazlar bile davranışlarınızı kayıt altında tutuyor.

Bu veriler; ilgi alanlarınızı, alışkanlıklarınızı, siyasi görüşlerinizi, maddi durumunuzu, sağlık tercihlerinizden uyku düzeninize kadar birçok detayı içerebiliyor. Yani İnternet Geçmişiniz sadece sizden ibaret değil; dev veri merkezlerinde sizin adınıza bir dijital kişilik oluşturuluyor.

İnternet Geçmişini

1. Google Geçmişini Kökten Silmek: Dijital Temizliğin İlk Adımı İnternet Geçmişinizi Silmek

Google, kullanıcıların arama geçmişinden YouTube izleme alışkanlıklarına, konum geçmişinden uygulama hareketlerine kadar neredeyse her şeyi kaydediyor. Bu verileri silmek için:

  • myactivity.google.com adresine girin.
  • Üst kısımdaki “Sil” (Delete) seçeneğine tıklayın.
  • Zaman aralığı olarak “Tüm Zamanlar” (All Time) seçin.
  • Arama geçmişi, YouTube geçmişi, konum geçmişi dahil hepsini işaretleyin ve silin.

Bu işlemle Google’ın sizin adınıza tuttuğu birçok veri temizlenmiş olur. Ancak önemli bir detay var: Bu işlem, verileri yalnızca kullanıcı panelinizden siler, bazı veriler yasal yükümlülükler gereği sunucularda tutulmaya devam edebilir.

2. Unutulan Hesaplar: Sessiz Tehlike

Yıllar önce bir foruma, oyun sitesine, alışveriş platformuna ya da sosyal ağa üye oldunuz ve sonra bir daha hiç girmediniz mi? İşte bu unutulan hesaplar, siber korsanlar için en kolay hedeflerden biridir.

Bunun için e-posta kutunuzda şu kelimeleri aratmanız öneriliyor:

  • “Hoş geldiniz”
  • “Welcome”
  • “Doğrulama”
  • “Kayıt”
  • “Register”

Çıkan eski üyeliklerin bulunduğu sitelere girerek:

  • Hesabınızı kapatın,
  • Kişisel bilgilerinizi silin,
  • Mümkünse hesabın tamamen yok edilmesini talep edin.

Çünkü veri sızıntılarının önemli bir kısmı, kullanıcıların yıllardır girmediği ama hâlâ aktif olan eski hesaplardan gerçekleşiyor.

3. Halka Açık Wi-Fi = Açık Hedef

Kafelerde, havaalanlarında, AVM’lerde kullanılan ücretsiz Wi-Fi ağları büyük bir güvenlik riski taşır. Uzmanlar, bu ağlar üzerinden yapılan her işlemin kolaylıkla izlenebileceğini belirtiyor.

Bu riski azaltmak için:

VPN Kullanımı

  • İnternet trafiğinizi şifreler.
  • Gerçek IP adresinizi gizler.
  • Hangi sitede ne yaptığınız üçüncü kişiler tarafından görülemez.

Uyarı: Bankacılık uygulamalarını VPN açıkken kullanmak her zaman önerilmez. Bazı güvenlik sistemleri VPN bağlantılarını riskli algılayabilir.

Takip Etmeyen Tarayıcılar

  • Brave
  • DuckDuckGo
  • Tor Browser

Bu tarayıcılar sizi otomatik olarak takip eden çerezleri, reklam izlerini ve üçüncü taraf takip araçlarını büyük ölçüde engeller.

4. Şifreleriniz Hâlâ 123456 mı?

Her yıl milyonlarca kullanıcı verisi çeşitli veri tabanlarından çalınıyor. Eğer siz:

  • Aynı şifreyi yıllardır kullanıyorsanız,
  • Aynı şifreyi birden fazla sitede giriyorsanız,

açık hedef halinesiniz demektir.

Uzmanların önerileri şöyle:

  • Şifrelerinizi en az 6 ayda bir değiştirin.
  • Her site için farklı ve karmaşık şifre kullanın.
  • Şifre yöneticisi uygulamalardan (Bitwarden, 1Password gibi) yararlanın.
  • İki adımlı doğrulama (2FA) mutlaka aktif olsun.

5. Sosyal Medya Ayarlarını Gözden Geçirin

Sosyal medya hesapları, dijital izlerin en yoğun olduğu alanlardır. Facebook, Instagram, X ve TikTok gibi platformlar:

  • Nerede olduğunuzu,
  • Ne izlediğinizi,
  • Kime mesaj attığınızı,
  • Ne satın aldığınızı analiz eder.

Yapmanız gerekenler:

  • Konum paylaşımını kapatın.
  • Profilinizi herkese açık yapmayın.
  • Eski gönderileri gözden geçirip silin.
  • Uygulama erişim izinlerini sınırlayın.

6. Telefon Uygulamaları Sessizce Sizi İzliyor Olabilir

Bir uygulama indirdiğinizde verdiğiniz izinlerin farkında mısınız? Fener uygulaması neden rehberinize erişmek ister? Basit bir oyun neden mikrofonu kullanmak ister?

Bunun için:

  • Telefonunuzdaki Uygulama İzinleri bölümüne girin.
  • Kamera, mikrofon, konum ve rehber erişimi olan uygulamaları tek tek kontrol edin.
  • Gereksiz olanları kapatın veya tamamen silin.

7. Çerezler ve Takip Kodları: Görünmez Bileklikler

Girdiğiniz hemen her site, tarayıcınıza çerez yerleştirir. Bu çerezler sayesinde:

  • Hangi siteye ne zaman girdiğiniz,
  • Hangi ürüne baktığınız,
  • Ne kadar süre gezindiğiniz analiz edilir.

Bunu engellemek için:

  • Tarayıcıdan 3. parti çerezleri engelleyin.
  • Reklam takip önleyici eklentiler (uBlock, Privacy Badger) kullanın.
image 41

8. Mail Listeleri ve Spam Tuzakları

E-posta adresiniz internette ne kadar çok yerde kayıtlıysa, kötüye kullanım riski de o kadar artar.

  • Aboneliğiniz olan tüm bültenleri gözden geçirin.
  • Kullanmadığınız mail listelerinden çıkın.
  • Gizli hesaplar için ayrı bir e-posta adresi oluşturun.

9. Arama Motoru Tercihini Değiştirin

Google, sizi en çok izleyen sistemlerin başında geliyor. Alternatif olarak:

  • DuckDuckGo
  • Startpage

gibi iz bırakmayan arama motorlarını tercih edebilirsiniz.

image 40

10. Dijital Hayalet Olmak Mümkün mü?

Tamamen sıfır iz bırakmak neredeyse imkânsız. Çünkü:

  • Bankalar,
  • Devlet kurumları,
  • GSM operatörleri

yasal olarak bazı bilgileri saklamak zorundadır. Ancak bireysel kullanıcı olarak yapılabileceklerle:

  • Dijital izlerinizi minimuma indirebilir,
  • Takip edilme riskini büyük ölçüde azaltabilir,
  • Kişisel verilerinizi çok daha güvenli hale getirebilirsiniz.

Uzmanlar Uyarıyor: Asıl Tehlike Farkında Olmamak

Siber güvenlik uzmanlarına göre, dijital dünyadaki en büyük risk, kullanıcıların ne kadar izlendiğinin farkında olmaması. İnsanlar bilgilerini paylaştıkça değil, farkında olmadan paylaşmaya devam ettikçe daha büyük tehditlerle karşılaşıyor.

7 Koltuklu SUV 2026 Mercedes-Benz GLB Tanıtıldı: İşte Dudak Isırtan Fiyatı!

Sonuç: İnternet Geçmişi Sadece Başlangıç

İnternet geçmişinizi silmek, dijital temizlik için yalnızca ilk adımdır. Gerçek güvenlik; şifrelerinizden VPN kullanımına, sosyal medya ayarlarınızdan çerez engellemelere kadar birçok adımı birlikte uygulamanızla mümkün olur.

Unutmayın:
Dijital dünyada bedava hizmet varsa, ürün sizsiniz.

Okumaya Devam Et

Teknoloji

7 Koltuklu SUV 2026 Mercedes-Benz GLB Tanıtıldı: İşte Dudak Isırtan Fiyatı!

Paylaşıldı

on

By

Mercedes-Benz GLB

Mercedes-Benz, SUV segmentindeki iddiasını 2026 model yılı için tamamen yenilediği yeni nesil GLB ile bir üst seviyeye taşıdı. Geniş ailelerin, konfor tutkunlarının ve teknolojiden vazgeçemeyen kullanıcıların gözdesi olan GLB, bu kez tamamen elektrikli altyapı, çağa uygun premium tasarım, yüksek menzil ve gelişmiş sürüş destek sistemleriyle karşımıza çıktı. Üstelik 7 koltuklu yapısını koruyan yeni Mercedes-Benz GLB, EQB’ye doğrudan rakip olacak şekilde konumlandı.

Ancak bu şık ve güçlü SUV’un en çok konuşulan detaylarından biri hiç şüphesiz “dudak ısırtan” fiyat etiketi oldu. Gelin 2026 Mercedes-Benz GLB’yi tasarımından iç mekânına, motor seçeneklerinden menziline, donanım paketlerinden fiyatına kadar tüm detaylarıyla birlikte inceleyelim.

Mercedes-Benz GLB Artık Tamamen Elektrikli

Mercedes-Benz, 2026 model GLB ile içten yanmalı motor dönemini geride bırakmaya hazırlanıyor. Lansmanı yapılan ilk versiyonlar tamamen elektrikli altyapıya sahip. Hibrit motor seçeneklerinin ise 2027 model yılı itibarıyla satışa sunulması planlanıyor.

Bu dönüşümle birlikte GLB artık yalnızca aile dostu bir SUV değil, aynı zamanda çevreci, sessiz ve yüksek verimli bir elektrikli otomobil kimliğine de bürünmüş oluyor.

Dış Tasarım: CLA ve GLC Genlerini Taşıyor

2026 Mercedes-Benz GLB, dış görünüş itibarıyla markanın en güncel tasarım dilini taşıyor. İlk bakışta CLA ve GLC modellerinden izler taşıdığı net şekilde fark ediliyor. Ön cephede:

  • Yıldız desenli LED farlar
  • Büyük ve kaslı ön ızgara
  • Izgarayı boydan boya geçen ince LED ışık barı
  • Gövdeye gömülü aerodinamik kapı kolları

yer alıyor. Arka bölümde ise:

  • Tam genişlik boyunca uzanan şık ışık barı
  • Aydınlatmalı Mercedes logosu
  • Sportif stop lambaları

dikkat çekiyor. Tüm bu detaylar, GLB’ye hem futuristik hem de premium bir hava kazandırıyor.

Yeni gövde yapısı sayesinde aracın aerodinamik direnci de düşürülmüş. Bu da doğrudan menzil artışı ve daha düşük enerji tüketimi anlamına geliyor.

7 Koltuklu Gerçek Aile SUV’u

Mercedes-Benz GLB’nin en önemli özelliklerinden biri hiç şüphesiz 7 koltuklu yapısını koruması. Bu, onu elektrikli SUV segmentinde daha da özel bir konuma taşıyor. Üçüncü sıra koltuklar:

  • Çocuklar için ideal kullanım sunuyor
  • Orta boy yetişkinler için de kısa mesafede konfor sağlayabiliyor
  • Kullanılmadığında tamamen yatırılarak düz bagaj alanı elde edilebiliyor

Geniş dingil mesafesi sayesinde hem diz mesafesi hem de baş mesafesi sınıf standartlarının oldukça üzerinde.

İç Mekânda Dijital Şov!

Yeni GLB’nin iç mekânı adeta bir teknoloji gösterisi sunuyor. Mercedes, dijitalleşme konusunda sınırları zorlamış durumda. Karşımıza çıkan ekran yapısı şu şekilde:

  • 10.25 inç dijital gösterge paneli
  • 14 inç merkezi multimedya ekranı
  • 14 inç yolcu ekranı

Bu üçlü yapı sayesinde ön konsol tek parça cam görünümüne kavuşmuş. MBUX multimedya sistemi yeni nesil yazılım ile geliyor ve:

  • Kablosuz Apple CarPlay & Android Auto
  • Yapay zekâ destekli sesli komutlar
  • Kişisel sürücü profilleri
  • Gelişmiş navigasyon sistemi

gibi birçok özelliği standart olarak sunuyor.

Ayrıca:

  • Ambiyans aydınlatma
  • Premium ses sistemi
  • Isıtmalı, havalandırmalı ve masaj fonksiyonlu koltuklar
  • Panoramik cam tavan

gibi donanımlar da yeni GLB’de öne çıkan detaylar arasında.

image 36

Motor Seçenekleri: 2026 GLB Sadece Elektrikli!

Mercedes-Benz, 2026 GLB’yi ilk etapta yalnızca elektrikli motorlarla sunacağını açıkladı. Şu an için iki farklı elektrikli versiyon bulunuyor:

✅ GLB 250+ (Tek Motor, Arkadan İtiş)

  • 268 HP güç
  • 335 Nm tork
  • 0-100 km/s: Yaklaşık 6.5 saniye
  • 85 kWh batarya kapasitesi
  • 630 km’ye kadar menzil (WLTP)

Bu versiyon günlük kullanım için oldukça yeterli performans sunarken uzun yol konusunda da iddialı.

✅ GLB 4MATIC (Çift Motor, Dört Çeker)

  • 349 HP güç
  • 515 Nm tork
  • 0-100 km/s: Yaklaşık 5 saniye
  • Aynı 85 kWh batarya
  • 615 km’ye kadar menzil

4MATIC versiyon, hem performans hem de kış şartlarında maksimum yol tutuş isteyen kullanıcılar için biçilmiş kaftan.

Şarj Performansı da Oldukça İddialı

Yeni GLB, hızlı şarj tarafında da güçlü veriler sunuyor:

  • DC hızlı şarj ile %10’dan %80’e yaklaşık 30 dakikada dolum
  • Ev tipi AC şarj ile yaklaşık 8-9 saat tam dolum
  • Akıllı batarya yönetim sistemi sayesinde uzun ömürlü hücre yapısı

Bu sayede kullanıcılar hem şehir içinde hem de uzun yolculuklarda rahat bir kullanım deneyimi yaşayabiliyor.

image 37

Sürücü Destek Sistemleri: Yarı Otonom Deneyim

2026 Mercedes-Benz GLB, gelişmiş sürüş asistanlarıyla da ön plana çıkıyor:

  • Adaptif hız sabitleyici
  • Şerit takip asistanı
  • Otomatik acil fren sistemi
  • Kör nokta uyarı sistemi
  • Otonom park desteği
  • 360 derece kamera

Ayrıca araçta geliştirilmiş yarı otonom sürüş paketi de yer alıyor. Özellikle otoyol sürüşlerinde direksiyon müdahaleleri minimum seviyeye indiriliyor.

Fiyatı Dudak Isırtıyor!

Gelelim herkesin merak ettiği o konuya: 2026 Mercedes-Benz GLB fiyatı!

Mercedes-Benz tarafından açıklanan Avrupa fiyatları şu şekilde:

  • GLB 250+ (Elektrikli): 60.000 Euro
  • GLB 4MATIC (Çift Motor): 62.180 Euro

Bu rakamlar Türkiye’ye geldiğinde:

  • ÖTV
  • KDV
  • MTV
  • Döviz kuru

gibi faktörler nedeniyle 6 milyon TL bandının üzerine çıkabilecek gibi görünüyor.

Şu aşamada Türkiye lansman tarihi ise resmî olarak açıklanmış değil.

Mercedes-Benz GLB Kimlere Hitap Ediyor?

Yeni GLB özellikle:

  • 7 koltuk isteyen ailelere
  • Elektrikli SUV arayanlara
  • Premium segmentten vazgeçemeyenlere
  • Uzun menzil isteyen şehir dışı kullanıcılarına
  • Lüks ve teknolojiyi bir arada arayanlara

hitap eden bir model olarak öne çıkıyor.

EQB’nin Yerine GLB Geldi

Mercedes-Benz’in yaptığı açıklamalara göre yeni GLB, artık EQB’nin yerine konumlandırılıyor. Bu da markanın elektrikli SUV ürün gamında daha net bir yapı oluşturduğunun göstergesi.

image 38

Türkiye’ye Gelirse Neler Olur?

Yeni GLB Türkiye pazarına giriş yaparsa:

  • TOGG T10X
  • BMW iX1
  • Tesla Model Y
  • Volvo EX30

gibi modellerle doğrudan rekabet edecek. Ancak 7 koltuk avantajı sayesinde önemli bir fark yaratabilir.

Dinozorları Yok Eden Devasa Gök Taşına Ne Oldu?

Sonuç: Elektrikli Aile SUV’larının Yeni Prensi

2026 Mercedes-Benz GLB, sadece bir makyaj değil; baştan aşağı yenilenmiş, tamamen elektrikli, yüksek teknolojiye sahip ve tam anlamıyla modern bir SUV olarak sahneye çıktı. Özellikle:

  • 7 koltuklu yapı
  • Yüksek menzil
  • Premium iç mekân
  • Güçlü motor seçenekleri

onu sınıfında oldukça iddialı bir konuma taşıyor. Fiyatı her ne kadar dudak ısırtan seviyede olsa da Mercedes-Benz’in hedef kitlesi için bu rakamlar şaşırtıcı değil.

Okumaya Devam Et

Trendler