Haberler
İsrail Şam Gerilimi Tırmanıyor: Türkiye’den Sert Tepki

Orta Doğu’da tansiyon yeniden yükseliyor. İsrail’in, Suriye’nin başkenti Şam’a yönelik gerçekleştirdiği hava saldırıları, İsrail Şam hattındaki gerilimi zirveye taşıdı. Türkiye, İsrail’in Şam’a düzenlediği bu saldırıya ilk tepki veren ülkelerden biri oldu.
Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İsrail Şam saldırısının, Suriye’nin barış, istikrar ve güvenlik çabalarına karşı açık bir sabotaj girişimi olduğu ifade edildi. Bakanlık, “Suriye halkı için tarihi bir barış fırsatı var. Bu fırsatın yok edilmesine izin verilmemeli” dedi.
İsrail Şam’a Neden Saldırdı?
İsrail, 2025 Temmuz ayında, Şam’ın merkezine yoğun hava saldırıları düzenledi. İsrail Şam hattındaki bu yeni gerilim, özellikle İran destekli grupların bölgedeki faaliyetleriyle ilişkilendiriliyor. Tel Aviv yönetimi, saldırıların “önleyici” olduğunu savunsa da, saldırılarda sivil can kayıpları yaşandığı bildirildi.
Şam’daki kaynaklara göre, saldırılarda 9 kişi hayatını kaybetti, 20’den fazla sivil yaralandı. İsrail Şam gerilimi bu saldırıyla birlikte daha da büyürken, uluslararası kamuoyunun tepkisi gecikmedi.

Türkiye’den Açıklama: “Sabotaj Girişimi”
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, resmi kanallar üzerinden yaptığı açıklamada, İsrail Şam hattındaki saldırının barışı hedef aldığını belirtti. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“İsrail’in Şam’a düzenlediği saldırılar, Suriye’nin istikrarını ve güvenliğini baltalamakta, halkın huzurunu sabote etmektedir. Suriye’nin dünya ile entegre olabileceği tarihi bir dönemeçteyiz. Bu sürece zarar verilmemeli.”
Bu açıklamayla birlikte Türkiye, İsrail Şam çatışmasına karşı pozisyonunu netleştirmiş oldu.
Akif Çağatay Kılıç: “Uluslararası Hukuk Hiçe Sayılıyor”
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, İsrail Şam saldırısını sert sözlerle eleştirdi:
“İsrail yönetimi, bölgede savaş ve kaos iklimi yaratma çabasıyla hareket ediyor. İsrail Şam gerilimi her geçen gün derinleşiyor ve uluslararası hukuk yok sayılıyor.”
Kılıç, Türkiye’nin bölgesel huzur için mücadelesini sürdüreceğini de vurguladı.
Burhanettin Duran: “Bölgesel Huzuru Hedef Alıyorlar”
İletişim Başkanı Burhanettin Duran da İsrail Şam krizine dair önemli açıklamalarda bulundu. Duran, saldırının sadece Suriye’yi değil, bölgedeki tüm ülkeleri etkileyebileceğini belirtti:
“İsrail’in Şam’a saldırısı, yalnızca Suriye değil, tüm Ortadoğu’nun barış ve istikrarına yönelik bir tehdittir. İsrail Şam hattında tırmanan her kriz, tüm bölgeye zarar verir.”
Şam Cephesinden Tepki: “Egemenliğimize Saldırıdır”
Suriye Dışişleri Bakanlığı, İsrail Şam saldırısını “ülke egemenliğine açık bir saldırı” olarak nitelendirdi. Yapılan açıklamada, “İsrail’in amacı, Suriye’nin yeniden inşa sürecini durdurmaktır. Şam halkı bu tür saldırılarla korkutulamaz,” ifadeleri kullanıldı.
Şam yönetimi, ayrıca saldırının uluslararası platformlarda kınanması için Birleşmiş Milletler nezdinde girişim başlattı.

Dışişleri Bakanlığı’ndan Tepki: Sabotaj Girişimi
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Şam’a yönelik saldırısını güçlü bir dille kınadı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Bu saldırılar, Suriye’nin istikrarını ve güvenliğini tesis etme çabalarına karşı açık bir sabotaj girişimidir” ifadeleri yer aldı. Ayrıca açıklamada, “Suriye halkının önünde tarihi bir fırsat bulunuyor. Huzur içinde yaşamak ve dünya ile yeniden entegre olmak mümkün. Bu fırsatın heba edilmemesi gerek” denildi.
Türkiye, uzun süredir Suriye’de siyasi çözümün savunucusu olurken, özellikle ateşkesin korunması ve yeniden imar sürecinin başlaması için diplomatik çaba sarf ediyor. İsrail’in bu son saldırısı ise Türkiye’nin yürüttüğü barış temelli diplomasiye doğrudan zarar veren bir adım olarak değerlendiriliyor.
Uluslararası Kamuoyunun Tepkisi
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri António Guterres, İsrail Şam hattında yaşanan bu gelişmeler üzerine “tüm taraflara itidal çağrısı” yaptı. Avrupa Birliği Dış Politika Yüksek Temsilciliği de İsrail Şam geriliminin daha büyük bir bölgesel çatışmaya evrilmesinden endişe duyduğunu belirtti.
İran ve Rusya’dan da sert kınamalar geldi. Her iki ülke de İsrail’in saldırgan politikasının sonuçlarının ağır olabileceği uyarısında bulundu.
İsrail Şam Geriliminin Ardındaki Geniş Strateji
Analistlere göre, İsrail’in Şam’a yönelik saldırıları yalnızca İran destekli grupları değil, Esad rejimini zayıflatma amacını da taşıyor. İsrail Şam krizi, aynı zamanda seçim sürecindeki İsrail iç siyasetine de etki ediyor. Bazı uzmanlar, bu saldırıların iç politikada destek toplama amacı güttüğünü öne sürüyor.
Türkiye Ne Yapacak?
Türkiye, diplomatik yollardan İsrail Şam hattındaki tansiyonun düşürülmesini savunuyor. Dışişleri Bakanlığı’nın yanı sıra Cumhurbaşkanlığı ve İletişim Başkanlığı da aktif diplomasi yürütüyor. Ankara’nın, Birleşmiş Milletler ve İslam İşbirliği Teşkilatı gibi uluslararası platformlarda daha etkin olacağı belirtiliyor.
İsrail Şam krizinin geldiği son noktada, bölgede yeniden büyük çaplı bir çatışma riski doğmuş durumda. İsrail’in saldırgan tutumu ve Suriye’ye karşı artan askeri baskı, yalnızca iki ülkeyi değil tüm Ortadoğu’yu tehdit ediyor. Türkiye’nin sergilediği barışçıl ve dengeli duruş, bölge için umut verici. Ancak kalıcı barış için İsrail’in uluslararası hukuk ve insan haklarına saygı duyması şart. İsrail Şam hattında yaşanabilecek daha büyük krizlerin önüne geçilmesi için diplomasi, diyalog ve uluslararası baskı mekanizmalarının birlikte çalışması gerekiyor.
Haberler
YKS Yerleştirme Sonuçları Açıklandı: Adaylar Sonuçları ÖSYM Sitesinden Öğrenebilecek

ÖSYM Başkanı Bayram Ali Ersoy, 2025-Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) yerleştirme sonuçlarının açıklandığını duyurdu. Adaylar, sonuçlarını “ykssonuc.osym.gov.tr” adresinden T.C. kimlik numarası ve şifreleriyle öğrenebilecek.
Merkezi Yerleştirme Tamamlandı
ÖSYM’den yapılan açıklamaya göre, 2025-YKS sonuçlarına göre adayların tercihlerinden yola çıkılarak yükseköğretim programlarına merkezi yerleştirme işlemleri tamamlandı. Bu yıl sınava giren milyonlarca öğrenciden tercih yapan adaylar için süreç resmen sona erdi.
Yerleştirme sonuç belgeleri artık adaylara posta yoluyla gönderilmeyecek. Adayların yalnızca ÖSYM’nin resmi sitesi üzerinden sorgulama yapması gerekiyor.

Üniversite Kayıtları 1-5 Eylül’de
Bir programa yerleşen adaylar için üniversite kayıtları 1-5 Eylül 2025 tarihleri arasında yapılacak. Elektronik kayıt işlemleri ise 1-3 Eylül 2025 tarihlerinde gerçekleştirilebilecek. E-kayıt yapan adaylar, daha sonra üniversitelerinin duyurduğu belgelere göre işlem tamamlayacak.
Devlet Üniversitelerinde Kontenjanlar Doldu
Açıklanan sonuçlara göre devlet üniversitelerinde kontenjanların %99’u doldu. Sınavla öğrenci alan okullarda da yüksek doluluk oranları dikkat çekti.
Merkezi yerleştirme sürecinde öğrencilerin büyük çoğunluğu tercih ettiği bölümlere yerleşti. Özellikle ilk tercihlerine yerleşme oranı, önceki yıllara kıyasla daha yüksek seviyelere ulaştı.
ÖSYM Başkanı’ndan Mesaj
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Bayram Ali Ersoy, yaptığı açıklamada:
“Kıymetli adaylarımız, 2025-YKS yerleştirme sonuçları belli oldu. Sonuçları ÖSYM’nin sitesinden öğrenebilirsiniz. Sonuçların sizler, aileleriniz ve ülkemiz için hayırlı olmasını diliyor, her birinize üstün başarılar temenni ediyorum. Üniversite kayıtları 1-5 Eylül arasında yapılacak, lütfen üniversitelerin açıklamalarını yakından takip edin.”
dedi.
Nakil Süreci Başlıyor
Yerleştiği okuldan memnun olmayan veya kayıt yaptıramayan öğrenciler için nakil süreci de başlayacak. İki aşamalı olarak gerçekleştirilecek bu süreçte öğrenciler farklı üniversite ve bölümleri tercih edebilecek.
Nakil döneminde kontenjanı boş kalan üniversitelere yeniden başvuru yapılabilecek. İlk nakil tercihleri 6-8 Eylül tarihleri arasında alınacak ve sonuçlar 10 Eylül’de açıklanacak. İkinci nakil başvuruları ise 11-13 Eylül’de yapılacak, sonuçlar 15 Eylül’de duyurulacak.

Öğrencilere Uyarı
Uzmanlar, üniversiteye yeni yerleşen öğrencilere belgelerini ve kayıt işlemlerini son güne bırakmamalarını tavsiye ediyor. Ayrıca burs başvuruları, yurt imkanları ve KYK süreçlerinin de kayıtlarla birlikte takip edilmesi gerektiği belirtiliyor.
Mercedes-Benz G Serisi Neden Çok Pahalı?
Üniversiteye Yeni Başlayan Öğrenciler İçin Önemli Tavsiyeler
YKS yerleştirme sonuçları ile birlikte üniversite hayatına adım atacak öğrenciler için şimdi yeni bir dönemin kapıları açılıyor. Üniversite sadece derslerden ibaret bir yer değil; aynı zamanda kişisel gelişim, sosyal çevre edinme ve geleceğe yatırım yapma fırsatlarının bol olduğu bir ortamdır. Öğrencilerin bu süreci en verimli şekilde değerlendirmesi için dikkat etmeleri gereken bazı noktalar bulunuyor.
Öncelikle, kayıt işlemleri tamamlandıktan sonra üniversitelerin akademik takvimleri dikkatle takip edilmelidir. Ders seçimleri, danışman görüşmeleri ve oryantasyon programları, öğrencilerin üniversiteye hızlı uyum sağlamasında kritik rol oynar. Bunun yanı sıra barınma, burs ve yurt başvuruları da geciktirilmeden yapılmalıdır. KYK yurtları ve özel yurt imkanları erkenden tükenebildiği için öğrencilerin hızlı hareket etmesi gerekir. Ayrıca, üniversitelerde aktif öğrenci kulüplerine katılmak hem sosyal çevreyi genişletir hem de kişisel becerileri geliştirmeye yardımcı olur.
Bir diğer önemli nokta ise bütçe yönetimidir. Üniversite hayatında öğrencilerin karşılaştığı en büyük sorunlardan biri ekonomik planlama eksikliğidir. Harcamaların kontrol altına alınması, ihtiyaçların önceliklendirilmesi ve gereksiz masraflardan kaçınılması, öğrencilerin daha rahat bir eğitim süreci geçirmesini sağlar.
Sağlıklı beslenme, düzenli uyku ve spor aktiviteleri de akademik başarıyı doğrudan etkileyen unsurlar arasındadır. Uzmanlara göre üniversite döneminde edinilen sağlıklı yaşam alışkanlıkları, öğrencilerin hem derslerde daha başarılı olmalarını hem de sosyal hayatta daha enerjik ve özgüvenli bireyler olarak yetişmelerini sağlar. Sonuç olarak YKS yerleştirme sonuçlarıyla üniversiteye adım atan gençler, sadece meslek değil, aynı zamanda hayat yolculuklarını da şekillendirecekleri kritik bir döneme giriyor.
Haberler
Ersan Diamond Kimdir ve Neden Gözaltına Alındı?

Sosyal Medyanın Gözü Kamaştıran Fenomeni
Sosyal medya aleminde Ersan Diamond olarak bilinen Ersan Gülmez, lüks mücevher, saat ve aksesuar paylaşımlarıyla dikkatleri üzerine çekti. TikTok ve Instagram gibi platformlarda lüks yaşam tarzını sergileyen gösterişli videolarıyla geniş bir takipçi kitlesi edindi. Göz alıcı koleksiyon tanıtımları, onu milyonların tanıdığı bir sosyal medya fenomenine dönüştürdü. Ancak bu medya ilgisinin gölgesinde, bugün kamuoyunu şaşırtan bir gelişme yaşandı: Gülmez, organize suç örgütü soruşturması kapsamında gözaltına alındı.
Ersan Diamond Kimdir?
Sosyal Medya Fenomeni ve Kuyumcu
- Aslen Elazığlı, İstanbul’da faaliyet gösteren bir kuyumcu olan Ersan Gülmez, sosyal medyada kısa sürede öne çıktı.
- Lüks saat ve mücevher tanıtımı videolarıyla Instagram’da 755 bin takipçiye ulaştı.
- Sadece mücevher satışlarıyla değil, aynı zamanda yüksek prodüksiyonlu paylaşım içerikleriyle fenomenleşti.
- Spor, sanat ve televizyon dünyasından pek çok ünlü isimle ticari ilişkileri olduğu biliniyor.
Ekran Deneyimi
- Gülmez, zaman zaman “Kim Milyoner Olmak İster?” yarışmasına katılarak ekran deneyimi de yaşadı. Bu sayede geleneksel medya ile sosyal medya arasında bir köprü kurdu.
Neden Gözaltına Alındı?
Selahattin Yılmaz Operasyonu Kapsamında
- İstanbul merkezli Selahattin Yılmaz operasyonu sırasında gözaltına alındığı açıklandı.
- Bu operasyon, Yılmaz liderliğindeki silahlı organize suç örgütüne yönelikti.
- Gülmez’in bu çetelere bağlantısı olduğu iddiasıyla soruşturma başlatıldı. Gözaltı gerekçesi bu ulusal çaplı operasyonla doğrudan ilişkili.
Kamuoyunda Şok Etkisi
- “Ersan Diamond” adıyla simgeleşmiş kişinin, sosyal medya dünyasının bir simgesi olmasıyla birlikte suç soruşturmasına konu edilmesi kamuoyunda büyük yankı yarattı.
- Gösterişli ve pahalı tanıtım videoları, soruşturmanın dikkat çeken unsurlarından biri olarak belirtiliyor.

Değerlendirme: Sosyal Medya Fenomeninden Soruşturma İsimliğine
Fenomenlikten Gözaltıya: Bir Dönüşüm
- Ersan Gülmez, lüksün temsilcisi olarak tanınırken şimdi suç örgütü bağlantısı nedeniyle mercek altında.
- Soruşturma sürecinde sosyal medya takipçileri ve medya, gelişmeleri yakından takip ediyor.
Sosyal Medya İletişiminin Gücü ve Sorumluluğu
- Gülmez’in sosyal medya üzerinden lüks yaşamı tanıtması birçok kişi için ilham kaynağıydı.
- Ancak bu örnek, dijital varlık ile gerçek hayattaki hukuki sorunlar arasındaki hassas çizgiselliği bir kez daha hatırlatıyor.
Düşük Sistem İsteyen Oyunlar: Her Bilgisayarda Oynayabileceğiniz
Sonuç: Ersan Diamond Hikâyesi ve Gelecek Beklentisi
Ersan Diamond lakaplı Ersan Gülmez, sosyal medya dünyasında lüksün temsilcisi, “ünlülerin kuyumcusu” olarak tanındı. Ancak bugün, organize suç soruşturması kapsamında gözaltına alınmasıyla medya ve kamuoyu ilgisini tamamen farklı bir eksene taşıdı. Gözaltı sonrası ifade süreci ve soruşturmanın detayları, önümüzdeki günlerde netlik kazanacak.
Bu gelişme, sosyal medya fenomeni olmanın da ötesinde, ilişkilerin ve paylaşımların hukuki sorumluluklarını da gündeme taşıyor. Tüm gözler, soruşturmanın ilerleyişine çevrildi — halk, adaletin nasıl tecelli edeceğini yakından izliyor.
Haberler
AK Parti İktidarının Mihenk Taşları: 24 Yıllık Yolculukta Önemli Gelişmeler

24 Yılın Hikâyesi
AK Parti iktidarının mihenk taşları, Türkiye’nin yakın siyasi tarihini şekillendiren olaylarla dolu bir yolculuğun özeti niteliğinde. 2002 seçimlerinde tek başına iktidara gelerek Türkiye’nin yönetiminde önemli bir değişim başlatan AK Parti, 24 yıl boyunca hem iç hem de dış politikada köklü reformlara, tartışmalı kararlara ve kritik dönemeçlere imza attı. Bu süreçte ekonomi, eğitim, sağlık, savunma sanayi ve dış politika alanlarında atılan adımlar kadar, siyasi krizler ve toplumsal olaylar da tarihe geçti.
Yıl Yıl AK Parti İktidarının Mihenk Taşları
2002 – İlk Zafer
- 3 Kasım 2002 genel seçimlerinde %34,3 oy oranıyla tek başına iktidar.
- Ekonomide istikrar programı uygulamaya konuldu, IMF ile yeni anlaşmalar yapıldı.
2003 – Reform Yılı
- AB uyum yasaları yürürlüğe girdi.
- Irak Savaşı sırasında tezkere krizi yaşandı.
- Sağlıkta Dönüşüm Programı başlatıldı.
2004 – AB Müzakereleri
- Avrupa Birliği ile tam üyelik müzakereleri için tarihi adımlar atıldı.
- Milli Güvenlik Kurulu’nda sivilleşme süreci hızlandı.
2005 – Para ve İmaj Değişimi
- Türk Lirası’ndan 6 sıfır atıldı, “Yeni Türk Lirası” tedavüle girdi.
- AB ile müzakereler resmi olarak başladı.

2007 – Cumhurbaşkanlığı Krizi ve Erken Seçim
- 367 krizi sonrası Abdullah Gül Cumhurbaşkanı seçildi.
- Genel seçimlerde %46,6 ile yeniden iktidar.
2008 – Kapatma Davası
- Anayasa Mahkemesi’nde parti kapatma davası açıldı ancak kapatma reddedildi.
2010 – Referandum
- Anayasa değişikliği referandumu %58 “Evet” ile kabul edildi.
2013 – Gezi Parkı Olayları ve 17-25 Aralık
- Gezi Parkı protestoları ülke gündemine damga vurdu.
- 17-25 Aralık operasyonları sonrası büyük siyasi kriz yaşandı.

2016 – 15 Temmuz Darbe Girişimi
- FETÖ tarafından gerçekleştirilen darbe girişimi halkın direnişiyle bastırıldı.
- OHAL ilan edildi, güvenlik politikaları köklü şekilde değişti.

2017 – Başkanlık Sistemi Referandumu
- Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi referandumla kabul edildi.
2018 – Yeni Sistem ve Ekonomi Şoku
- İlk Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı, Recep Tayyip Erdoğan yeni sistemin ilk cumhurbaşkanı oldu.
- Dolar/TL kurunda sert yükselişler yaşandı.
2020 – Pandemi Süreci
- COVID-19 salgınına karşı kapsamlı sağlık ve ekonomi tedbirleri alındı.
- Uzaktan eğitim ve dijitalleşme hız kazandı.

2023 – 3. Kez Cumhurbaşkanlığı Zaferi
- 2023 seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan, yeni sistemde ikinci dönemine başladı.
- Savunma sanayinde TCG Anadolu ve yerli İHA/SİHA projeleri öne çıktı.
2024 – Yerel Seçimler ve Siyasi Dönüşüm
- Bazı büyükşehirlerin muhalefete geçmesiyle siyasi dengeler yeniden tartışıldı.
2025 – Ekonomi ve Dış Politikada Yeni Adımlar
- Ekonomi yönetiminde reform paketleri açıklandı.
- Ortadoğu ve Avrupa ile diplomatik ilişkilerde yeni sayfa.
Karavanda Yaşama Heveslilere Kılavuz: Başlangıçtan Yaşam Stiline Başarıyla Geçiş
Değerlendirme: 24 Yılın Ardından AK Parti İktidarının Mihenk Taşları
AK Parti iktidarının mihenk taşları, yalnızca siyasi bir serüveni değil, aynı zamanda Türkiye’nin son çeyrek yüzyıllık dönüşüm hikâyesini yansıtıyor. 2002’den bu yana geçen sürede iktidar, bir yandan altyapı projeleri, sağlık reformları, eğitim yatırımları ve savunma sanayi hamleleriyle güçlü bir değişim rüzgârı estirdi; diğer yandan da tartışmalı kararlar, sert politik çekişmeler ve toplumsal kutuplaşmalarla anıldı.
Ekonomide dalgalanmalar, kur krizleri ve enflasyon, özellikle son yıllarda halkın en çok hissettiği sorunlar oldu. Buna karşın, enerji projeleri, yerli savunma araçları ve ulaşım yatırımları iktidarın “güçlü Türkiye” vizyonunu destekleyen unsurlar olarak sunuldu. Dış politikada ise dönem dönem sert çıkışlar, dönem dönem diplomatik yumuşamalar görüldü.
24 yılın sonunda, AK Parti iktidarının mihenk taşları arasında yer alan olayların bir kısmı toplumun geniş kesimlerince desteklenirken, bazıları sert eleştirilere maruz kaldı. Ancak değişmeyen gerçek, bu dönemin Türkiye’nin siyasi tarihinde önemli bir kırılma noktası olarak kayıtlara geçtiği. Önümüzdeki süreçte bu mirasın nasıl şekilleneceği, hem Türkiye’nin hem de AK Parti’nin geleceğini belirleyecek. Siz bu haber hakkında ne düşünüyorsunuz?
-
Kültür-Sanat4 hafta ago
Anadolu’da Başkalarının Özel Hayatına Müdahale Eğilimi Neden Yüksek? İşte Sosyokültürel Sebepler
-
Spor3 hafta ago
Fenerbahçe – Feyenoord Maç Özeti İzle: Q1 Gecesi Unutulmaz Oyuna Tanıklık Edin
-
Haberler3 hafta ago
Gökyüzünde Meteor Şöleni: Perseid Meteor Yağmuru 2025’te Ne Zaman, Saat Kaçta? Türkiye’den İzlenebilecek mi?
-
Haberler3 hafta ago
AK Parti İktidarının Mihenk Taşları: 24 Yıllık Yolculukta Önemli Gelişmeler
-
Haberler3 hafta ago
Topuklu Efe Kimdir? Aydın’ın ‘Topuklu Efe’si Özlem Çerçioğlu ve Gündemdeki Siyasi Gelişmeler
-
Haberler3 hafta ago
Bakan Işıkhan’dan 8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmeleri’nde Detaylı Değerlendirme
-
Seyahat3 hafta ago
Pegasus Kampanya 2025: Ağustos Fırsatıyla Yurt Dışına 5 €’ya Uçun! | Detaylar ve Rotatlar
-
Kültür-Sanat4 hafta ago
Telif Hakkının Ortaya Çıkışının Sanılandan Çok Daha Eskilere Uzanan Hikayesi