Kültür-Sanat
Ottoman Ne Demek? Osmanlılara neden “Ottoman” denir?

Osmanlı İmparatorluğu, yaklaşık 600 yıl boyunca üç kıtada hüküm sürmüş, dünya tarihine damga vurmuş bir imparatorluktur. Ancak Osmanlılar, Batı dillerinde genellikle “Ottoman” olarak adlandırılır. Bu durum, pek çok kişinin “Osmanlılara neden Ottoman denir?” veya “Ottoman ne demek?” gibi sorular sormasına neden olmuştur. Bu yazımızda, “Ottoman” teriminin kökenini, ne anlama geldiğini ve bu kelimenin Batı dünyasında nasıl yayıldığını detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.
Ottoman Ne Demek?
“Ottoman” kelimesi, İngilizce başta olmak üzere Batı dillerinde Osmanlı İmparatorluğu’nu tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Kelimenin kökeni, Osmanlı İmparatorluğu’nun kurucusu Osman Gazi’nin adından gelmektedir. Osman, Batı dillerine “Ottoman” olarak çevrilmiştir. Bunun sebebi, Osman isminin Arapça ve Farsça kökenli “Uthman” veya “Othman” biçiminde Batı’ya taşınmasıdır.
Batı dillerindeki fonetik farklılıklar nedeniyle “Othman” zamanla “Ottoman” haline gelmiştir. Yani, Ottoman kelimesi aslında doğrudan Osmanlı İmparatorluğu’nu ve bu imparatorluğu kuran hanedanı ifade eder. Bu durum, Osmanlı İmparatorluğu’nun tarih sahnesindeki öneminin, Batı dünyası üzerindeki etkisini yansıtır.

Osmanlılara Neden “Ottoman” Denir?
Osmanlı İmparatorluğu’na “Ottoman” denmesinin temel sebebi, Osmanlı hanedanının kurucusu Osman Gazi’nin isminden kaynaklanır. İşte bu isimlendirme sürecini detaylı bir şekilde açıklayalım:
1. Osman İsminin Arapça Kökeni
Osman ismi, Arapça kökenlidir ve “Uthman” şeklinde yazılır. İslam dünyasında yaygın olarak kullanılan bu isim, Osmanlı’nın kurucusu Osman Gazi’nin adı olarak Türk tarihine geçmiş ve bu büyük hanedanın adını oluşturmuştur. Batılılar, Osmanlılarla ilk karşılaştıklarında, bu hanedanın kurucusunun adını Arapça telaffuzuna uygun şekilde “Othman” olarak kaydetmişlerdir.
2. Batı Dillerinde “Uthman”ın Evrimi
Batı dillerinde Arapça kelimelerin telaffuzunda bazı değişiklikler meydana gelir. “Uthman” kelimesindeki “th” sesi Batı dillerine uyarlanırken “tt” olarak değişmiştir. Bu, fonetik olarak kelimenin daha kolay söylenebilmesi için yapılmıştır. Zamanla “Othman”, Batı dillerinde “Ottoman” haline gelmiştir.
3. Osmanlı Hanedanını Tanımlama
Osmanlılar, Batı dünyası için büyük bir siyasi ve askeri güçtü. Bu nedenle, Osmanlı İmparatorluğu’nu ifade etmek için kurucularının adı kullanılmıştır. Böylece “Ottoman” kelimesi, hem Osmanlı hanedanını hem de imparatorluğu temsil eden bir terim haline gelmiştir.
Ottoman Kelimesinin Tarihi ve Batı’daki Kullanımı
“Ottoman” kelimesi, Batı literatüründe Osmanlı İmparatorluğu ile ilgili metinlerde sıkça kullanılmıştır. Özellikle 15. ve 16. yüzyılda Osmanlıların Avrupa üzerindeki etkisi arttıkça, bu kelime Batı dillerinde daha yaygın hale gelmiştir. İşte Ottoman kelimesinin Batı’daki tarihi kullanımına dair birkaç önemli nokta:
- Diplomatik İlişkiler: Osmanlıların Avrupa ülkeleriyle diplomatik ilişkileri sırasında, Batılı devlet adamları ve yazarlar Osmanlı İmparatorluğu’nu “Ottoman Empire” olarak adlandırmıştır.
- Akademik ve Tarihsel Kaynaklar: Osmanlı tarihi üzerine yazılan Batılı kaynaklarda, “Ottoman” terimi sıkça kullanılmıştır. Bu kelime, özellikle Batı üniversitelerinde Osmanlı tarihi ile ilgili çalışmalarda standart bir terim haline gelmiştir.
- Sanat ve Edebiyat: Batı edebiyatında ve sanat eserlerinde, Osmanlı temalı eserlerde “Ottoman” kelimesi sıkça geçmektedir. Bu eserler genellikle Osmanlı’nın egzotik ve güçlü imajını yansıtır.

Ottoman Kelimesinin Diğer Anlamları
“Ottoman” kelimesi sadece Osmanlı İmparatorluğu’nu ifade etmekle kalmaz, aynı zamanda başka anlamlara da sahiptir. İngilizce’de “ottoman” kelimesi, özellikle mobilya dünyasında “puf” ya da “ayak dayama taburesi” anlamında kullanılmaktadır. Bunun nedeni, Osmanlı döneminde kullanılan rahat ve gösterişli mobilyaların Batı dünyasında popüler hale gelmesidir. Bu mobilya tarzı, Batı’da “Ottoman” olarak adlandırılmış ve bugün hala bu şekilde anılmaktadır.
Osmanlı ve Ottoman: Batı’daki Osmanlı Algısı
Batı dünyasında Osmanlılar, tarih boyunca hem korkulan hem de hayranlık duyulan bir imparatorluk olarak algılanmıştır. Bu algı, “Ottoman” kelimesinin Batı dillerinde yaygınlaşmasına katkıda bulunmuştur. Osmanlı İmparatorluğu’nun özellikle askeri başarıları, mimarisi ve kültürel zenginliği, Batı’da büyük bir merak uyandırmıştır. Bu nedenle, “Ottoman” kelimesi Batı dünyasında Osmanlı’nın gücünü ve etkisini simgeleyen bir terim olarak benimsenmiştir.
Sonuç: Ottoman Kelimesi Ne Anlatıyor?
“Ottoman” kelimesi, Osmanlı İmparatorluğu’nun Batı dünyasındaki yansımasını ve tarihsel önemini anlamak için kritik bir öneme sahiptir. Osmanlı hanedanının kurucusu Osman Gazi’nin ismiyle şekillenen bu kelime, Batı dillerinde Osmanlı İmparatorluğu’nun simgesi haline gelmiştir. Aynı zamanda, Osmanlı kültürünün Batı üzerindeki etkisini de ortaya koyar.
Bugün “Ottoman” kelimesi, tarihsel anlamının yanı sıra kültürel bir mirası da temsil etmektedir. Osmanlı İmparatorluğu’nun zengin tarihi, sanat eserleri ve diplomatik etkisi, bu terimin evrensel bir değer kazanmasını sağlamıştır. Dolayısıyla, “Ottoman” kelimesi, sadece bir imparatorluğu değil, aynı zamanda kültürel ve tarihsel bir mirası da ifade eder.
Kültür-Sanat
Atatürk ve Latife Hanım Neden Boşandı? Tarihî Anılarla Anlatılıyor

Cumhuriyet tarihinin en çok merak edilen özel meselelerinden biri olan Atatürk ve Latife Hanım’ın boşanması, yıllarca sır gibi saklandı. Ancak yakın çevresinde yer alan isimlerin hatıraları, bu önemli olayın perde arkasını gözler önüne seriyor. Olayın merkezinde ise dönemin tanıklarından Kılıç Ali ve Hasan Rıza Soyak var. Yazdıkları anılar, Mustafa Kemal Atatürk’ün bu ayrılığı nasıl yaşadığını ve hangi gerekçelerle karar aldığını gösteriyor.
Atatürk ve Latife Hanım’ın İlişkisi
🔥 Bir Gece Yarısı: “Bu Evi Yakacağım!”
Kılıç Ali’nin hatıralarında aktardığına göre, bir gece yarısı telefon çaldı. Arayan Yaver Muzaffer’di. “Gazi sizi emrediyor,” dedi. Hemen harekete geçen Kılıç Ali, yolda Salih Bozok ile karşılaştı. O da Köşk’e çağrılmıştı. İkili birlikte Atatürk’ün odasına girdiğinde, Gazi’nin yüzü kıpkırmızıydı. Elbiseleriyle kanepenin üzerine uzanmış haldeydi. O anın ağırlığını Gazi’nin şu sözleri ortaya koydu:
“Bu evden kaçayım… Yoksa gaz döküp bu evi yakacağım!”
Bu dramatik çıkış, yaşanan tartışmanın şiddetini açıkça ortaya koyuyordu. Salih Bozok, hemen Gazi’nin kravatını gevşetti, gömleğinin yaka düğmesini çözdü. Atatürk, o gece yaşananları anlattı. Yemekten sonra bahçede biraz hava almak için çıktığını, ancak Latife Hanım’ın balkona çıkarak yüksek sesle ve alaycı biçimde neden yatmadığını sorduğunu, çevredeki muhafızların ve görevli erlerin önünde küçük düşürücü sözler sarf ettiğini belirtti.

🚗 “Biraz Hava Alayım…”
Bu anlatımın ardından Gazi, bir süre yalnız kalmak istediğini söyledi. Başyaver Rusuhi’yi yanına aldı, otomobiline binerek Çankaya Köşkü’nden ayrıldı. O gece sabaha kadar dönmedi. Bu, aslında ayrılığın başlangıcıydı.
✉️ Hasan Rıza Soyak: “Latife Hanım’a Bir Mektup Yazdı”
Atatürk’ün yakın çalışma arkadaşı olan Hasan Rıza Soyak, olayın devamını şu şekilde anlatıyor: Gazi, o gece Çankaya Köşkü’nü terk ederek istasyon yakınlarındaki özel kalem binasına geçti. Sessizce çalışma odasına oturdu. Durumu açıklamaktan kaçınıyor, ancak beden dili ve sözlerinden boşanma kararını kesin olarak verdiği anlaşılıyordu.
Orada, Latife Hanım’a kısa ama anlamlı bir mektup yazdı. Mektupta, Latife Hanım’ın bir süreliğine İzmir’e giderek istirahat etmesini nazik bir dille tavsiye etti. Ertesi sabah Atatürk, küçük bir özel trenle Sivas istikametine doğru yola çıktı. Yanında yalnızca en güvendiği isimler vardı: Nuri, Recep Zühtü, Rusuhi ve Hasan Rıza Soyak.
🛤️ Latife Hanım İzmir’e Döndü, Evrak İzmir’e Gönderildi
Bir gün sonra Latife Hanım da İzmir’e hareket etti. O andan itibaren yollar ayrıldı. Atatürk, boşanma evraklarının hazırlanmasını istedi ve belgeler, Latife Hanım’a ulaştırılmak üzere İzmir’e gönderildi. Böylece evlilik resmen sona erdi. Bu süreçte ne kamuoyuna ne de basına herhangi bir açıklama yapılmadı. Ayrılık süreci sessizce tamamlandı.
🤐 Neden Sessiz Kalındı?
Atatürk’ün böylesine önemli bir özel kararı kamuoyuna açıkça duyurmaması, onun özel hayatla devlet işlerini kesin çizgilerle ayırmasından kaynaklanıyordu. Kendi iç dünyasında büyük fırtınalar yaşasa da, halkın gözünde yalnızca “Cumhurbaşkanı Atatürk” olarak görünmek istiyordu. Boşanma sürecinde bile devletin itibarını ön planda tuttu.
👩 Latife Hanım Kimdir?
Latife Uşşaki, 1900 yılında İzmir’de dünyaya geldi. Hukuk eğitimi alan ve Avrupa’da yetişmiş kültürlü bir kadındı. 1923 yılında Atatürk ile evlendi. Modern Türk kadını profiliyle yeni kurulan Cumhuriyet’in simgelerinden biri haline geldi. Ancak evlilikleri yalnızca 2 yıl sürdü.

👤 Atatürk ve Latife Hanım İlişkisi Neden Yürümemişti?
Pek çok tarihçiye göre, Atatürk ve Latife hanım farklı karakterler, yoğun devlet işleri ve özel hayattaki anlaşmazlıklar bu evliliği sürdürülemez hale getirdi. Latife Hanım’ın zaman zaman aşırı kontrolcü ve sorgulayıcı tavırları, Atatürk gibi özgürlüğüne düşkün bir liderle çatışıyordu. Gazi’nin çevresindeki birçok dostu da bu gerilimi fark etmişti.
📌 Sonuç: Cumhuriyet’in Kurucusu da İnsandı
Bu olay, Mustafa Kemal Atatürk’ün devlet adamlığının yanında, duyguları olan bir insan olduğunu da bize hatırlatıyor. Atatürk ve Latife Hanım evliliği, Cumhuriyet tarihine sadece siyaset değil, duygusal yönleriyle de kazınmış özel bir hikâye olarak yerini aldı. Atatürk ve Latife Hanım’ın hikayesi hakkında siz ne düşünüyorsunuz?
Kültür-Sanat
Sezen Aksu’dan Gönülleri Dağlayan Albüm: “Paşa Gönül Şarkıları” Yayınlandı!

50 yılın birikimi tek bir albümde… Sezen Aksu, tam yarım asırlık müzik kariyerini taçlandıran yeni albümüyle bir kez daha gündemde. “Paşa Gönül Şarkıları” adını taşıyan yeni albüm, 27 Haziran 2025 itibarıyla tüm dijital platformlarda dinleyiciyle buluştu. Sosyal medyada dakikalar içinde viral olan şarkılar, Türkiye’nin dört bir yanından dinleyicileri gözyaşlarına boğdu.
Sezen Aksu 50. Yılına Nasıl Damga Vurdu?
Şöyle düşün: Türk müziğinin en tanıdık sesi, “Minik Serçe” lakaplı Sezen Aksu tam 50 yıldır hayatlarımıza dokunuyor. Aşkı, ayrılığı, hayal kırıklığını, sevinci hep ondan öğrendik. Şimdi o, sanat yolculuğunun altın yılını yepyeni bir albümle kutluyor.
“Paşa Gönül Şarkıları” ismi, sadece nostalji kokan bir ifade değil; aynı zamanda Sezen’in iç dünyasını, yaşanmışlıklarını, tutkularını da yansıtıyor. Albüm, adeta Sezen Aksu’nun gönlünden geçenlerin bir dökümü gibi.

Albümde Neler Var?
Albüm toplam 12 şarkıdan oluşuyor. Bazı şarkılar daha önce farklı sanatçılar tarafından seslendirilmiş ama bu kez Sezen Aksu’nun sesiyle yeniden hayat bulmuş. Bazıları ise tamamen yeni. Özellikle şu parçalar şimdiden dillere dolandı:
- Sen Ağla
- Ey Aşk
- Bahçe
- Bana Sor
Bu şarkılar, sadece kulaklara değil, kalplere de dokunuyor. Twitter’da “Sen Ağla” etiketine tıklarsan, yüzlerce kişinin bu şarkıyla içini döktüğünü görüyorsun. Bazıları eski aşklarını hatırlıyor, bazıları ise “sezen yine bizi içimizden vurdu” diyor.
Sezen’in Sesiyle Yeniden Hayat Bulan Şarkılar
Bu albümün bir özelliği de şu: Daha önce başka sanatçılara verilen bazı parçalar, bu kez bizzat Sezen Aksu’nun yorumuyla karşımıza çıkıyor. Bu da hem geçmişe bir selam, hem de Sezen’in kendi şarkılarına “benim gönlümde nasıl çalıyorlardı” diye bir hatırlatma gibi.
Sadece bir albüm değil bu, aynı zamanda bir iç döküm, bir “gönül manifestosu” diyebiliriz.
Müzik Eleştirmenlerinden Tam Not
Albüm henüz 1 gün bile geçmeden müzik dünyasında yankı buldu. Spotify, Fizy ve Apple Music’te öne çıkanlar listesine giren “Paşa Gönül Şarkıları”, eleştirmenlerden de tam not aldı. Bazıları şöyle dedi:
“Sezen, 50 yıllık kariyerinin en olgun işlerinden birini yaptı.”
“Bu albüm, sadece bir müzik dinletisi değil, bir yaşam hikâyesi.”
“Yalnızca kulakla değil, kalple dinlenmesi gereken bir albüm.”
Sosyal Medya Ayağa Kalktı
“#SezenAksu”, “#PaşaGönülŞarkıları”, “#SenAğla” gibi etiketler saatler içinde Türkiye gündeminde ilk sıraya oturdu. Albümün yayınlandığı gece, birçok kişi “Sezen varsa uyumak yok” diyerek parçaları sabaha kadar dinledi.
Instagram hikâyelerinde “Ey Aşk” ile ağlayanlar, TikTok’ta “Bahçe” ile dans edenler, Twitter’da “Bana Sor” ile eski aşkları ananlar… Yani Sezen Aksu’nun yeni albümü, sadece müzik değil; toplumsal bir duygu patlaması.
Sezen Aksu Bu Albümle Ne Diyor?
“Biraz Pop Biraz Sezen” (2017), “Demo” ve “Demo 2” (2018–2022) gibi albümlerden sonra Sezen Aksu uzun süredir sessizdi. Ama “Paşa Gönül Şarkıları” bu sessizliği bozmakla kalmadı, yeni bir sayfa da açtı.
Sezen adeta şöyle diyor:
“Yarım asır geçti ama hâlâ söyleyecek çok sözüm var.”
Ve biz biliyoruz ki onun sözleri hiçbir zaman sıradan değil. Çünkü o sadece bir şarkı yazarı değil; bir neslin sesi, bir kalbin tercümanı.
Kadın ve Moda
Fenerbahçe Kutlamasını Sallayan Mecnun Giasar Kimdir? Hande Yener’le Sahneye Çıkınca Sosyal Medya Çalkalandı!

Fenerbahçe Beko’nun Basketbol Süper Ligi’nde şampiyonluk coşkusunu yaşadığı kutlamalarda sahneye Hande Yener ile çıkan dansçı, sosyal medyanın en çok konuşulan ismi oldu. “Bu kim?” sorusunun yanıtı ise sürprizdi: Mecnun Giasar. Peki, ekranda kadın kıyafetiyle yer alıp gündeme damga vuran bu isim kim? İşte Mecnun Giasar hakkında bilinmeyenler…
🎭 Sahne Performansıyla Gündemde
26 Haziran 2025 gecesi Ülker Spor ve Etkinlik Salonu’nda düzenlenen şampiyonluk kutlamalarında Hande Yener sahnedeydi. Ancak sosyal medyanın odağındaki isim, Yener’e eşlik eden dansçı oldu. Sahnedeki güçlü performansı, kıyafet tercihi ve dansı ile herkesi büyüleyen isim, kısa sürede “Mecnun Giasar kim?” sorusunun merkezine yerleşti. halktv.com.tr+15haberler.com+15onedio.com+15sozcu.com.tr+1urfadegisim.com+1

👤 “Mecnun Giasar Kimdir?” Sorusu Çözülüyor
Aranan soru kısa sürede açıklığa kavuştu. Sahnedeki dansçının, uluslararası üne sahip koreograf Mecnun Giasar olduğu ortaya çıktı. 1993 yılında Almanya’nın Fürth şehrinde dünyaya gelen Giasar, erken yaşta dansla tanıştı. Takriben 10 yaşında yarışmalarda yer alarak sahneye adım atan Giasar, hem Almanya’da hem de uluslararası platformlarda yeteneğiyle dikkat çekti. haberglobal.com.tr
🏆 Kariyerindeki Önemli Dönem Taşları
- Hayatında ilk çıkış, 2003’te Fransa’da düzenlenen hip‑hop yarışmasında elde ettiği başarıdır. 14 yaşında Almanya Hip‑Hop Şampiyonu oldu ve Las Vegas’ta düzenlenen Dünya Şampiyonası’na katıldı. haberglobal.com.tr+1haberler.com+1
- Kariyer basamaklarını hızlıca tırmanan Giasar, Madonna, Rosalía, Marina Satti ve BTS gibi dünya yıldızları için koreografi yaptı. onedio.com+15mynet.com+15telgraf.net+15
- 2024 EuroVision sahnelerinde İtalya ve Yunanistan’ın koreografisini hazırladı ve böylece büyük bir başarıya imza attı. haberler.com+6mynet.com+6yenicaggazetesi.com.tr+6
- En dikkat çekeni: Grammy Ödülü alan ilk Türk koreograf unvanına sahip olmasıdır. Bu, onun profesyonel saygınlığını perçinliyor. haberler.com+6mynet.com+6telgraf.net+6
🎭 Hande Yener’le İşbirliği Nasıl Başladı?
Hande Yener’in dünya çapında koreograflarla çalıştığının bilinen bir gerçek olduğu kulislerde konuşuluyordu. Madonna, Rosalía ve diğer sanatçılarla çalışmasıyla tanınan Giasar, kısa süre önce Yener’in koreografi ekibine katıldı. İşbirliğinin bir sonraki durağı; Fener bahçe kutlamaları oldu. Sahnedeki birliktelikleri, izleyenleri büyüledi. onedio.com+11mynet.com+11telgraf.net+11

🎥 Sahnedeki Performansı ve Sosyal Medya Yankısı
Kadın kıyafetiyle sahneye çıkan Giasar, izleyenlerden tam not aldı. Taraftarlar arasında #MecnunGiasar etiketiyle binlerce paylaşıma konu oldu. Bazı kullanıcılar profesyonel enerjisi ve eşsiz dans stiliyle övmeyi tercih ederken, bazı kesimler halen kim olduğunu merak etti. Ünlü koreografa dair meraklar hızla özgün bir isme döndü. urfadegisim.com+1haberler.com+1
🌍 Uluslararası Başarıdan Milli Sahnelere
Mecnun Giasar, Alman ve uluslararası arenada elde ettiği başarılarını Türkiye’de de sürdürmeye başladı. Eurovision, Grammy ve dünya starlarına yaptığı koreografilerla tanınan Giasar’ın Türkiye’de ilk büyük çıkışı Hande Yener işbirliğiyle taçlandı. Gelecekte birçok proje ve uluslararası sahne performansında yer alacağı öngörülüyor.
🧠 Neden Öne Çıkıyor?
- Koreografi alanında bir Grammy sahibi olmak, onu sadece yerel değil, global çapta tanınan bir sanatçı haline getirdi.
- Fenerbahçe gibi büyük topluluk karşısındaki sahne performansı, onu sosyal medyanın gündemine taşıdı.
- Sahnedeki kıyafet seçimi ve sahne duruşu, izleyicilerde merak uyandırdı.
📌 Sonuç: Mecnun Giasar, Yeni Bir Sembol
Mecnun Giasar ismi artık hem büyük sahnelerde hem sosyal medya trendlerinde yer alıyor. Fenerbahçe’nin kutlamalarında Hande Yener’le sergilediği performans, küresel kariyerine yeni bir dinamizm kattı. Sanatçı hakkında daha fazlası yolda… Peki sırada hangi büyük proje var?
🎙️ Sanat, Cesaret ve Dönüşümün Sembolü
Mecnun Giasar, yalnızca sahnedeki danslarıyla değil, sanat aracılığıyla verdiği cesaret mesajlarıyla da dikkat çekiyor. Kadınsı kıyafetlerle sahne alması, toplumsal cinsiyet normlarına meydan okuyan bir sanat tavrı olarak yorumlanıyor. Giasar’ın bu özgün tarzı, Türkiye’de hâlâ tabu olan konulara sanatsal bir dokunuşla ışık tutuyor. Hem eleştiriliyor hem de hayranlıkla izleniyor; tam da sanatın olması gerektiği gibi: tartıştırıyor, düşündürüyor ve dönüştürüyor. Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Fenerbahçe şampiyonluk kutlamalarını nasıl buldunuz?
-
Teknoloji4 hafta ago
iOS 26 Geldi! iPhone Sahiplerini Şaşırtacak 10 Büyük Yenilik
-
Haberler3 hafta ago
İsrail İran Savaşı Başladı mı? Ortadoğu’da Tehlikeli Tırmanışın Şifreleri
-
Haberler4 hafta ago
Madleen Gemisi Neden Durduruldu? Gazze’ye Giden Yardım Seferinin Arkasındaki Şaşırtıcı Gerçekler!
-
Kültür-Sanat3 hafta ago
Şehzade Mustafa, İdamına Giden Yolu Kendi Mi Açtı? Osmanlı’nın En Tartışmalı Trajedisi
-
Spor3 hafta ago
Arda Güler, Real Madrid’de Yeni Bir Efsanenin Doğuşunu Mu Müjdeliyor?
-
Haberler2 hafta ago
Anoreksiya hakkında bilinmeyenler! Nihal Candan’ın Vefatına Yol Açan Anoreksiya Nedir?
-
Kültür-Sanat3 hafta ago
Mona Lisa Neden Hâlâ Gülümsüyor? Leonardo da Vinci Bu Bakışa Ne Sakladı?
-
Kadın ve Moda1 hafta ago
Fenerbahçe Kutlamasını Sallayan Mecnun Giasar Kimdir? Hande Yener’le Sahneye Çıkınca Sosyal Medya Çalkalandı!